The symbol of the confiscation of the properties of Armenian society, Kamp Armen’s deed is returned to Gedikpaşa Armenian Protestant Church Foundation. Foundation’s lawyer Sebu Aslangil declared that the returning process is done.
The most unconscientious confiscation
Kamp Armen is one of the most important memory centers of Armenian society. Tuzla Armenian Children’s Camp, which was bought by Gedikpaşa Armenian Protestant Church Foundation with the permission of the governorship and General Directorate for Foundations, hosted children from outside Istanbul for years, including Hrant Dink and Rakel Dink.
The land that was bought by Gedikpaşa Armenian Protestant Church Foundation, with its facility that was built by children themselves, was returned to the original owner by the state on the basis of 1936 Declaration. The confiscation process was ended on 1987, when the Supreme Court affirmed the decision.
Administrators of the foundation took all the legal actions they can for getting the camp back, but they obtained no results. Even the law suits that they were opened to get compensation for the facility they built on the empty land remained inconclusive.
With the changes in Law of Foundations in 2011, the process of returning the confiscated properties of the foundations began and an application was made to General Directorate for Foundations for Tuzla Children’s Camp. However, the Directorate didn’t consider the camp as a “confiscated property” because the sale was annulled legally; so, there was no returning or compensation.
175 days of resistance
Fatih Ulusoy, the owner of the camp land, tried to demolish the facilities of the camp, but the demolition was stopped because of people’s reaction. After that, the negotiations between NGO representatives of Armenian society and politicians started; Prime Minister Davutoğlu intervened and the returning process had begun. During this process, Nor Zartonk and Kamp Armen Solidarity Movement were on watch on the camp. During this watch, activists were attacked two times.
A part is expropriated
On May 22, Ulusoy declared that he will return the deed to the foundation. However, he didn’t do it despite his announcement. Meanwhile, the meeting with committees including officials from Tuzla Municipality, Istanbul Metropolitan Municipality and AKP government continued.
While the meetings were continuing, Tuzla Municipality expropriated a part of the camp land; so, the land that was owned by Ulusoy became smaller. After the expropriation, as the result of the meetings, Ulusoy returned the deed to Gedikpaşa Armenian Protestant Church Foundation.
============================================================================================
Թուրքիա- Պոլսոյ Թուզլա շրջանին մէջ գտնուող «Քէմփ Արմէն» նախկին ճամբարը այսօր վերադարձուած է իր իրաւատիրոջ՝ Պոլսոյ Հայ Աւետարանական համայնքին: Այս մասին տեղեկութիւնը քաղեցինք Պոլսոյ «Նոր Զարթօնք» շարժման Ֆէյսպուքեան էջէն: Էջին վրայ նաեւ տեղադրուած է կարճ տեսանիւթ մը, ուր «Նոր Զարթօնք»ի անդամները, որոնք 175 օրերէ ի վեր դիմադրութեան արշաւ մը նախաձեռնած էին պահպանելու համար «Քէմբ Արմէն»ը կը տօնախմբեն իրենց տարած յաղթանակը: Տեսանիւթը տենելու համար սեղմել ՝ այստեղ:
=============================================================================================
Kamp Armen’in tapusu Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi Vakfı’na iade edildi.
Ermeni toplumunun hak gasplarının sembolü olan Kamp Armen’de tapu Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi Vakfı’na iade edildi.
Vakfın avukatı Sebu Aslangil, tapudaki işlemlerin tamamlandığını açıkladı.
Kamp Armen, Ermeni toplumunun en önemli hafıza mekanlarından biri. Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi tarafından, Valilik ve Vakıflar Genel Müdürlüğünden izinler alınarak satın alınan Tuzla Ermeni Çocuk Kampı, yıllarca arlarında Hrant Dink vei Rakel Dink’in de olduğu,özellikle İstanbul dışından gelen çocuklara ev sahipliği yaptı.
Kampın tapuda sahibi görünen Fatih Ulusoy, 6 Mayıs 2015’te kamp tesislerini yıkmaya çalışmış ve gelen tepkiler üzerine yıkım durdurulmuştu. Daha sonra arlarında Ermeni toplumunun sivil toplum örgütü temsilcileri ve siyasetçilerinin de olduğu görüşme süreci başlamış, Başbakan Davutoğlu’nun da araya girmesiyle birlikte kampın iadesi için süreç başlamıştı. Süreç devam ederken, Nor Zartonk ve Kamp Arman Dayanışması, yıkıma karşı kampta nöbete başladı.
Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi Vakfı’nın satın aldığı kamp arazisi, 1936 Beyannamesi gerekçe gösterilerek, çocukların emeğiyle inşa edilen tesisiyle birlikte, devlet tarafından ilk sahibine iade edilmiş ve kampa el koyma süreci, Yargıtay’ın 1987’de yerel mahkeme kararını onaylamasıyla tamamlanmıştı.
Kampın iadesi için vakıf yönetimi bütün hukuki yolları denedi ancak sonuç alamadı. Boş aldıkları arazinin üzerine yapılan tesisler için tazminat ödenmesi için açılan davalar dahi sonuçsuz kaldı.
2011 yılında Vakıflar Kanunu’nda yapılan değişiklikle azınlık vakıflarının el konan mülklerinin iadesi süreci başlayınca, Tuzla Çocuk Kampı için de Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne (VGM) başvuru yapıldı. Ancak VGM, Tuzla Kampı’nın satışının hukuki olarak iptal edilmiş olmasını gerekçe göstererek, dosyayı ‘el konmuş mülk’ olarak değerlendirmedi ve bu sebeple kampın iadesi ya da tazminat ödenmesi söz konusu olmadı.
Kamp Armen direnişinin 100. günü için hazırlanan özel dosyayı okumak için tıklayınız.