Türkiye’de, Fransa’da çýkan yasaya iliþkin tartýþmalardaki ön yargý ve cehalet insaný þaþýrtýyor. Daha metnini okuyup üzerinde düþünmemiþ olanlar ahkâm kesip Türkiye’yi küçük düþürüyor… Soykýrým ve nefret suçlarý, insanlýða karþý iþlenen suçlarýn övülmesi ve propagandasý, bu nedenle insan haklarý savunucularý tarafýndan düþünce ve ifade özgürlüðü olarak kabul edilmezler’. Soykýrým ve nefret suçlarýna karþý olmak, ayný zamanda bir insan haklarý savunucusu olmanýn kriteridir. Nitekim kurucularýndan biri olmaktan onur duyduðum Ýnsan Haklarý Derneði (ÝHD) 1985′te, 100 küsur yýllýk tarihi olan Uluslararasý Ýnsan Haklarý Federasyonu’na üyelik görüþmeleri yapýlýrken, kurumumuzun 1915 gerçekliðini kabul ettiði, genel baþkan yardýmcýsý olarak bizzat benim tarafýmdan beyan edilmiþtir… Ben eðer yaþasaydý Ayþe Nur’un, Taner Akçam gibi, Hrant ve Etyen Mahçupyan ile imzaladýðýmýz üçlü deklarasyona katýlmayacaðýný biliyorum. Bilinç altýndan belki de bu çabanýn Hrant’ýn yaþamasýna olanak saðlayacaðýný düþünmüþtüm. Heyhat, ne yanýlgý! (Sayýn Zarakolu, her þey iyi de, bazý kiþiler cahil dediðiniz için size hakaret davasý açabilir. Bu da dert üstüne dert olur. HYETERT)
*****
Türkiye’de, Fransa’da çýkan yasaya iliþkin tartýþmalardaki önyargý ve cehalet insaný þaþýrtýyor. Daha metnini okuyup üzerinde düþünmemiþ olanlar ahkâm kesip Türkiye’yi küçük düþürüyor.
RAGIP ZARAKOLU
Avrupa, Ýkinci Dünya Savaþý’nda sadece bir holokosta, yani bir soykýrýma sahne olmadý. Bunu iþleyen mantýk, ayný zamanda 50 milyon insanýn hayatýný yitirmesine neden oldu.
Bunun içindir ki orada ýrkçýlýk, yabancý düþmanlýðý en azýndan sözel ve formal olarak demokratik sistem tarafýndan bir tehlike olarak görülür (yani bizde olduðu gibi sosyalizm, farklý inançlar, azýnlýklar, misyonerlik vb. deðil). Bunun için okullarda soykýrým konulu dersler verilir, ders kitaplarý nefret söyleminden arýndýrýlýr, filmler yapýlýr, kitaplar yazýlýr.
Buna raðmen Avrupa’da ekonomik krizlerin, kazanýlmýþ toplumsal haklarýn yitirilmeye baþlanmasýnýn da etkisiyle, 1930′larda olduðu gibi ýrkçýlýk ve yabancý düþmanlýðý yükselme eðilimi göstermekte, bunun siyasal arenadaki yansýmalarý da artmaktadýr.
ABD’de ifade özgürlüðü anlayýþý, ilke olarak her türlü sýnýrlamaya karþýdýr. ABD, ayný zamanda uluslararasý savaþ suçlarý ve bunlarýn yargýlanmasýna iliþkin Roma Sözleþmesi’ni de imzalamamýþtýr. Nitekim ABD, 1948′de imzalanan BM Uluslararasý Soykýrým Sözleþmesi’ni de ancak 1986′da imzalamýþtýr.
Bu nedenle Avrupa’da Hitler’in Kavgam’ adlý kitabý yayýmlanamaz, Nazi iþaretleriyle dolaþýlamaz. Fakat ABD’de bunlar mümkündür. Çünkü ABD topraklarý, Avrupa gibi hiçbir dünya savaþýnda yýkýma uðramamýþtýr.
Avrupa’da yasal adýmlar